" iki göz bir araya gelebilse, kelimeler anlamını yitirse..."
susupta söylemediklerim oluyormuş;
 yanardağdan nasıl lav çıkıyor hikayesi geliyor aklıma hep...

..........bu arada bir cigaram olsa bir nefeste yarılarım sanki şu an.........
oo lavlar hep kaynar yerin yetmiş yedi kat altında kaynar, kaynar, kaynar,
sonra kendine bir delik bulur...
sonrasını hepimiz biliriz...

insanoğluna nasıl benziyor değil mi?
öfke kötü
vicdan insanın yüreğidir, yüreğinin en hassas yeridir
herkes dinlemeli en hassas en masum yeri olan kalbini
dinledikçe o delikten o kızgın lavlar çıkmaz;


bazen susmak iyidir; gördüğün haksızlığı söylememek, yanlışı yüze çarpmamak iyidir
ve sadece
içini dinlemek
kendi bildiğini yapmak
ve sadece kendini düşünmek her zaman iyidir...

herkes baştan doğar...
yıllar önce bir filmde gördüm
herşeyin sonu vardır, her son yeni bir başlangıçtır...

bazen saflık, temizlik, iyi niyet, güzel kalp işe yaramaz
hayat seni
canavara dönüştürür
sonra mı tekrar vicdanını ararsın ararsın ararsınn

birgün bir bakmışsın yok

o zaman susmana gerek yok
tüm hiddetinle saldırırsın


sonra mı

sonra sen o değilsin

sen başka birisin........

sigarayla ilgili güzel anılarımı soruyor, var olmaz mı birsürü hemde bana çoğu zaman yoldaş oldu, çook heyecanlandığımda, çok sinirlendiğimde, bir sınavdan sonra içimdeki üşüme hissiyle, gizli kaçamak içmelerle; bir sürü anımız oldu, daha önce anlattım nerde başladığıma ama ben meyilliydim sanırım epeyce. Ben kendim istedim içmeyi, nasıl nerede kiminle başladğımın pek önemi yok.sigaranın dumanı beni rahatlatıyordu ama şimdi öyle değil, ağzımda beynimde kötü bir his bırakıyor aslında içmekte istemiyorum ama içiyorum bu da zamanla oluşan hastalık sanırım, hastalık diyince hastalıktan pek korkmam ama en çok korktuğum yarım kalmak, hani derler ya hayattayken ölmek; para olarakta çok zarar verdi, bu paketle bitmiyorki, o paketi alırken onun iki katı gidiyor gibi geliyor bana
ve sanırım artık bunu bırakıcağım, sonuna geldik
artık acı bi tat olmayacak ağzımda
artık burnum nefesim tıkanmayacak
yediklerimdeniçtiklerimden zevk alacam
artık üstüm başım, saçım, odam, giydiklerim sigara kokmayacak
para biriktirebileceğim
ve en önemlisi....
Sevgili'min en çok istediği şey olacak.......

-bir hüzünlü-

günler hep güzel başlıyor akşamlar niye hep böyle, içim karanlıklaşıyor, ta ki sevgilimin sesine kadar, ta ki gül yüzüne kadar; yazarken ağlamak; onsuz ağlamak; içimden sessizce hep sevdiğimi söylüyorum, kırıyorum, üzüyorum ama en kötüsü bunları yaparken anlıyorum; anladıkça ben bunları nasıl yaparım diyorum; ben anlıyorum seni sevgili'm, hiç kimsenin hiç kimsenin anlayamayacağı kadar anlıyorum seni; seni gördüğümden herşeyi uutuyorum; herşeyi bırakıyorum; çünkü sevgili'm ben çook seviyorum seni çoook

Yalnız sana yazıyorum bu şiiri
İstersen bir şiir gibi okuma
Çünkü her yıl yeniden yazacağım onu
Soğuklar başlayınca havalanıp
Millerce yol katettikten sonra
Güneyi tadan bir kuşun sevinciyle.

6.sınıftaydım, arkadaşımın biri gizlice sigara içtiğini söyledi benide çağırdı bende yok demedim meraklıydım sanırım, su yollarının olduğu, otlardan kimsenin görünmediği bi kuytu bi taşın içine yerleştirmiş sigarayı, yanında da birtane naneli şeker, sigarada camel di sanırım. lacivert takımımız üzerimizde saklandık oraya, yaktık; sonra ekibimize yeniler de katıldı.ta ki babam beni yakalayana kadar ama diğer arkadaşlarımıda felç etti topluca bıraktık, sonra liseyi yeni kazandığımda evde tek tük uzun parlıament içerek tekrar başladım,amcamın sigaralarından afırdım, okula başladığımda tek tek kalem kutusunun içinde götürüyordum, lise 1 in sonlarına doğru tamamen bağımlıydım artık, cebimde paket bugüne kadar geldim, ama yeter artık dimi?

yeniden....

yazılarıma, bloğumun yeni haliyle devam edeceğim :)